Çarşamba, Mart 28, 2012

BEKLEMEK VE UMMAK ARASINDAKİ İNCE ÇİZGİ



Ah, kimselerin vakti yok / Durup ince şeyleri anlamaya // Kalın fırçalarını kullanarak geçiyorlar / Evler çocuklar mezarlar çizerek dünyaya...

Bugün bazen rutin bazen de rutini aşan iş tempomun arasında bir iş arkadaşımla karşılaştığım bir durum hakkında yorum yaparken beklentilerimde yanılmadım ama umduğum bu değildi dedim. Orada bir tırnak içi kavram geldi gözümün önüne “beklemek ve ummak”. Bir an arada incecik bir çizgi farkettim. Oysa ki beklemek ve ummak eş anlamlı olarak geçebilen kelimelerdir. Karşı taraf beni yanıltmamış, beklediğim gibi davranmıştı. Ama umduğum şey farklı idi. Daha derin, daha düşünsel bir yorumdu umduğum ama onun gerçekleşmemesi de beni çok şaşırtmamıştı. Acaba dedim Türk Dil Kurumu ne der bu iki kelime hakkında. Beklemek için “bir iş oluncaya, biri gelinceye değin bir yerde kalmak, durmak”, “Karşılaşma ihtimali bulunmak” diyor. Ummak içinse “Bir şeyin olmasını istemek, beklemek” diyor. “Beklemek” biraz daha belirli bir durum, “ummak” biraz daha duygusal, düşünsel…

“Beklemek ve Ummak” aynı zamanda bir kitaba adını vermiş. Faruk Şüyün’un 2009 basımlı kitabına. Faruk Şüyün, “1988 yılından beri Dünya Gazetesi Sanat sayfası Editörlüğü’nü sürdürüyor ve ‘Odak’ başlıklı köşe yazıları yazıyor.” Beklemek ve Ummak’da yıllardır biriken yazılarından bir seçme yapmış. Seçmeyi yaparken bir kurgu da oluşturmuş, belirli bir ana tema ve o temaya bağlanan temaları oluşturan yazılarını biraraya getirmiş. Yazılarını tekrar elden geçirmiş, kesmiş, biçmiş, yenilemiş. Ana tema Beklemek ve Ummak, yani hayatın esası. Bekleyerek ve umarak hayata tahammül etmek... Beklerken sevgiyi, acıyı, umudu yaşıyoruz. Nermin Sayın’ın kitap kapağında belirtttiği gibi, “Faruk Şüyün; Sevdayla, Acıyla, Umutla, Beklerken geçtiği durakları paylaşmayı deniyor kitabında. Saf yalnızlığa inat.” 


Murathan Mungan ise farklı değerlendirmiş şiirinde her iki kelimeyi de peşpeşe kullanarak anlam güçlendirmiş… Sizinle onu da paylaşmak istiyorum ama ruhumda benliğimde iddia ediyorum ki, beklemek ve umudetmek  incecik bir çizgiyle de olsa birbirinden ayrılıyor. 

Sizce?




Hiç yorum yok: